Doğanın dilinden anlayan her insan, doğanın dilini anlayabilir. Doğa kendi dili ile konuşur. Bu konuşmalar bazen rüzgârın sesi ile bazen kuşların ötüşü bazen de yaprakların çıkardığı suskun fısıltılar ile ortaya çıkar.

Bu dil insanı sakinleştirir. Stresten uzak huzur verin bu doğa melodisine kendini adeta entegre eder. Dünyanın her yerinde bu saklı mekânlar mevcuttur.

Doğanın huzur kucağında yer alarak huzur dolu bir konaklama yapmak istiyorsanız bu sese kulak verin. Sakin ve huzur dolu doğada sessizliğin büyüsüne kapılın. Doğanın kucağında huzur bulmanız için gizli cennetleri hayal edin…

Doğada yürürken bedeninize değen rüzgâr, ormandan gelen seslerin kulağınıza melodi olarak yansıması, güneşin sizi ısıtması, bastığınız toprağı duyumsamak, ağaçlardan yayılan buram buram kokuları ve oksijeni içini çekmek…

Sonrasında ise bir yere oturup, bir düzlükte nefeslenmek ya da uçan bir kuşu gözlemlemek… Doğa ile iç içe olmak için uzaklara gitmenize gerek yok. Kültürümüzde yer edinen yayla kavramı doğa ile insanın kurmuş olduğu bir bağı güçlendirmek adına gerçekleşen bir eylemdir. Yazın sıcağında denizi aramanın yanı sıra rotanızı ormana da çevirebilirsiniz…

Doğanın size hediye ettiği dağ yollarında yürümek, yürürken ürpermek, havanın sıcaklığını hissetmek doğa ile insan arasında kurulan bir bağdır. Kendinizi gökyüzüne teslim ederek sonsuz yeşilin içinde gözlerinizi dinlendirmek size ferahlık hissi verebilir. Hissiyatınızı başka yerlere taşınmasına ne dersiniz…

Orman Evleri Ve Ağaç Evler: Yeşilin İçinde Sessizlik

Doğada yer almanın sayısız yararları var. Son dönemlerde öne çıkan, yükselen trend terapi yöntemi için orman evlerinde ya da ağaç evlerde yer almanız size inanılmaz duygular yaşayabilir. Yeşilin içinde sessizliği dinleyerek terapi gerçekleştirebilirsiniz.

Orman banyosunda, şehrin gürültüsünden, yoğun iş hayatı ve stresten uzaklaşabilirsiniz. Kendimizi doğadan soyutlayalı oldukça fazla zaman geçti. Doğal yaşamdan metropollere yönelen göçler ile doğadan uzaklaşmaya başladık.

Artık doğada yaşamak için doğal ortamın bulunduğu yerlere gitmek gerekiyor. Artık nüfusumuzun %70’ten fazlası şehirlerde yer alıyor. Bu oran her geçen zamanda daha da artacak. Doğadan hızla kopmuş yılların acısını yine doğada arıyoruz. 

Doğanın insan bilinci ve duyguları üzerindeki etkisini gözlemlemek için gerçekleştirilen bir araştırmada, katılımcılar 50 dakika boyunca şehir içerisinde veya doğada zaman geçirmeleri istenmiştir.

Gerçekleşen yürüyüşten önce ve sonra hem duygusal hem de bilişsel yönden becerilerini ölçen testlere tabi tutulmuştur. Şehirde gerçekleşen yürüyüş ile doğada gerçekleşen yürüyüşler kıyaslandığında, doğada yürüyüş gerçekleştiren kişilerin hislerinde şehirdeki yürüyenlere nazaran uzun süreli olduğu öne çıkmıştır.

Doğada gerçekleşen yürüyüşün hafızayı güçlendirdiği, endişe ve kararsız düşüncelerde olumlu etki yaptığı ortaya çıkmıştır.

Göl Kenarı Kulübeleri: Gökyüzüne Yansıyan Huzur

Şehir yaşamının insana getirmiş olduğu kısır döngü, sürekli tekrarlar, günlerin rutin bir şekilde geçmesi, maruz kalınan gürültü gibi olumsuzluklardan kurtulmak ister misiniz? Göl kenarında yer alan kulübeler size gökyüzüne yansıtan huzuru verebilir.

Sessizliğin kulağınıza verdiği melodiyi dinlemek istemez misiniz? Doğaya özgü seslerin içerisinde kalmak, büyüleyici yeşilin içinde yer almak ne kadar da hoş olur. İlkbaharı ya da sonbaharı göl kenarı kulübelerinde yaşayabilirsiniz.

Şehir de esen rüzgâr sizi etki etmese de rüzgârı doğada hissetmek istemez misiniz? Doğal ortamda esen rüzgârın sesi ruhunuza işleyerek tüm yorgunluklarınızı alabilir.

Doğanın gücünü ancak doğaya da yaşayarak anlayabiliriz. Ne kadar güçlü olduğunu ve ne kadar yüce olduğunu fark etmek için, gökyüzüne yansıyan o huzuru göl kenarında yer alan kulübelerde bulabilirsiniz.

Kendinize vereceğiniz değer ile kaliteli bir yaşam sürebilirsiniz. Doğaya ayıracağınız vaktinizi arttırmayı amaç edinin. Doğada ikin stresli bir hayatınız olmaz, zira bir toplantı saati kadar kesin değildir doğaya ayırdığınız vakit.

Acele edilmediğini ancak doğa yaşayarak anlayabilirsiniz. Vücudunuz dile gelerek doğada koşacak acele edecek bir durumun olmadığını hissettirir.

Dağ Evi Kaçamakları: Yükseklerde Huzur Bulmak

Şehrin bunaltıcı atmosferinden kaçarak dağ evi kaçamakları yapabilirsiniz. Huzuru şehirlerden ziyada yükseklerde arayın. Bu kaçamak ile doğada olmayı hissettiğiniz bir deneyim ile dalga dalga yayılan huzuru yaşamak çok da zor olmasa gerek.

Dağ evi kaçamaklarını alışkanlık haline getirerek kendinizi doğanın kollarına bırakabilirsiniz. Gerçekleştirilecek egzersizler, yürüyüşlerden ziyade vücudun dinç kalması için gereken bir alışkanlık olduğunu kabullenmek gerek.

Şehrin, cep telefonlarının vermiş olduğu zararlardan korunmak, tüm duygularınızı hissedebileceğiniz bir ortamda buluşturmak hakkınız değil mi? Doğa ile aranızda bir köprü kurarak alışkanlık haline getirmeye ne dersiniz.

Doğanın insan sağlığına vermiş olduğu olumlu etkiler birçok araştırmalara konu olmuştur. Stresi azaltan ve özellikle orta yaş üstünde bulunan erkeklerde tansiyonu azaltıcı etkisi, psikolojik etkinin yanı sıra fiziksel yönden de faydaları gün yüzüne çıkarıyor. 

Plaj Cottages: Denizin Huzur Veren Şarkısı

Birçok kültürde yenilenme, sonsuzluk ve özgürlüğü ifade eden deniz, insana huzur veren şarkısını sürekli söyler. Denizin huzur veren şarkısı psikolojik olarak da etkisini hissettirir. Deniz manzarasının bize sağlamış olduğu huzurun ardındaki olumlu etkileri sürekli hissedilebilir. 

Deniz renginin mavi olması, insan üzerinde sakinleştirici ve stres azaltıcı özelliği mevcuttur. Mavi renk gökyüzü ile deniz gibi geniş ve açık alanlara çağrışım yapar. Bu çağrışım bizi rahatlatır. Deniz manzarası ve dalgaların sesi huzur ver şarkı misali zihnimizi sakinleştirir.

Stres seviyemizde olumlu etki sağlar. Yapılan bilimsel açıklamalar da bunu doğrular niteliktedir. Deniz manzarasında değişen doğa, dalgaların sergilediği danslar, gelgitlerin ritmi ile buluşunca huzur veren şarkıyı bize dinlettir.

Anı yaşayarak zihnimizi meşgul eden endişelerden uzaklaşırız. Anı yaşayarak zihinsel sağlığımızı iyileştirerek stres ile başa çıkmanın en etkili yoludur. 

Zihnimiz rahatladığı müddetçe problem çözme ve yaratıcılık yeteneklerimizden artış sağlanabilir. Daha açık bir şekilde düşünebilir ve nihayetinde yaratıcı fikirler üretebiliriz. Denizin ilham veren şarkısı, doğası ve manzarası gerek sanatçılar gerekse sanatçılar tarafından her zaman takdir edilmiştir.

Doğanın bir parçası olan deniz genel refahına da olumlu tesir eder. Doğa ile bağlantı kurulduğunda, kendimizi zinde hissetmenin yanı sıra mütevazı bir yaşamımız öne çıkar. Günlük sorunların üstesinden gelmemizde yardımcı olur. 

Doğal Kaplıcalar Ve Spa Merkezleri: Ruh Ve Beden İçin Terapi

Ruhunuzu ve bedeninizi şımartmak ister misiniz? Günün stresini atmaya vücudunuzun hakkı yok mu? Yoğun çalışma temposu zaman içerisinde ruh ve beden sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Ama bu olumsuz etkilerden kurtulmanın da bir çaresi var.

Doğanın sunmuş olduğu huzur oldu sıcak sular, ruh ve beden için terapi niteliği taşıyabilir. Psa merkezleri ile bu olumsuz etkileri geride bırakabilirsiniz. Kendinizi şımartarak bedeninizde ve ruhunuzda yenileme yapabilirsiniz. 

Doğal kaplıcalar ile doğanın kucağında huzur bulabilirsiniz. Spa deneyimi yaşayarak doğanın hediyesi olan sıcak suların sunmuş olduğu bu benzersiz rahatlama ile vücudunuz size teşekkür eder.

Doğal kaplıcalarda yer alan doğal mineraller, hem fiziksel yönden hem de zihinsel yönden sağlığımıza olumlu etki eder. Sıcak suyun vurduğu kaslarımız gevşeyerek zihnin açılmasını sağlar. Stres seviyesini azaltır. Doğa sizi kucaklayarak huzur ve rahatlık hissettirir. 

Spa deneyimlemek için ilk adım kendinizi doğaya karşı hazırlamaktır. Rahat giysiler giyerek su şişesini yanınıza alın, telefonunuzu sessize almayı unutmayın. Ilık suya girerek kaslarınızı gevşetmeye başlayın.

Böylelikle vücudunuz spa deneyimine hazır olmuş olur. Sıcak suyun içine girerek cildinizi ve kaslarınızı besleyebilirsiniz. Cildinize ve kaslarınıza etki eden doğal mineraller sizi rahatlatacak ve zihninizi boşalmaya yardımcı olacaktır.  Sıcak sudan çıktıktan sonra vücudunuzu yavaş bir şekilde soğutarak dolaşım sistemine yardımcı olabilirsiniz. 

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,

Anıl UZUN