Yalnız Başına Seyahat Hakkında Her Şey
Pek çok insan bana neden yalnız seyahat ettiğimi soruyor. Yani neden olmasın? Ben, bazen -bir amaçla- kendi başıma seyahat ederim. Yalnız seyahat bir zevktir. Özgür olduğun için istediğini yapabilirsin, istediğini yiyebilirsin, büyük bir yatakta tek başına uyuyabilir, kahvaltıda McDonalds yiyebilirsin. Kimin umurunda? Harika özçekimler yapın! Etrafta kimse yok. Oh, bu bir zevk.
Burada size kendi başınıza seyahat etmeniz için en iyi varış noktamı vereceğim. Bazı destinasyonlar doğa ama aynı zamanda macera da içeriyor.
Anıl Uzun’dan Yalnız Seyahat için ilk 5 destinasyon
5 numara: Antarktika
Antarktika zorlu bir iklim olduğu için yalnız gidin dememe şaşırabilirsiniz, kesinlikle aşina olmadığınız bir coğrafyada tek başınıza kalmak gözünüzü korkutabilir. Ben de biraz çekinerek gittim ancak yalnız gittiğime hiç pişman olmadım. Ben bölgeye yazın (ocak ayında) gittim çünkü bana havanın başka herhangi bir mevsimde çok zorlayıcı olabileceğini ve ayrıca kışın oraya gidersem donarak ölebileceğimi söylediler. Şaka. Ben bölgeye gemi ile seyahat ettim, gemi yolculuğu çok güzel geçti, kano yapmayı denedim, gemide çok güzel yemekler yedim, çok güzel deneyimler yaşadım, bir sürü harika insanla tanıştım. Sınırlar açıldığında ve pandemi bittiğinde kesinlikle oraya tekrar gideceğim.
İLK 4: Hindistan
Yeni Delhi’de tek başıma bulundum. Ve bu harika bir deneyimdi. Burada da birçok insanla tanıştım. Yalnız seyahat etmekle ilgili bir şey var, insanlarla tanışıyorsunuz. Bir paketiniz olduğunda başka kimseye ihtiyaç duymazsınız, grup dinamikleriniz vardır ve yolunuzu hep birlikte bulursunuz. Ancak yalnız olduğunuzda, diğer insanlarla sosyalleşirsiniz ve bu, yalnız seyahat etmekten hoşlandığım şeydir. Dünyanın her yerinden birçok arkadaşım var ve bu bir lütuf.
Yeni Delhi’de yaklaşık bir ay kaldım ve tek başına olmak çok güvenli, hindistan güvenli değil popüler olmayan bir görüş. En iyi Hint yemeklerini yedim. Biraz Hintçe öğrendim ve harika zaman geçirdim. Musluk suyu içmediğin sürece iyi olacaksın.
İLK 3: Yeni Zelanda
Kendi başınıza bir macera yaşamak istiyorsanız, ardından Yeni Zelanda’ya gidin. Bir karavanla bir yolculuğa çıktım ve bu maceranın hayatımın en iyisi olduğunu düşünüyorum. Güzel kumsallara gittim, göllerde yüzdüm, bir mağarada uyudum, güzel bir çam ormanında yıldızların altında kamp yaptım, bushcrafting öğrendim ve koyunlarla arkadaş oldum!
İLK 2: Paris
Paris’e gidin ve insanlarla flört edin. Bunu yapmalısın! Paris, kendi başınıza en iyi şekilde yararlanmanız gereken ikonik bir şehirdir. Kendi başına bir bardak şampanya iç. En iyi Arabica çekirdeklerinden yapılmış kahve için, kaliteli bir restoranda en iyi şarabı yiyin. Louvre Müzesi’nde yorgun arkadaşlarınızdan sızlanmadan istediğiniz kadar zaman geçirin. Sen Nehri’nde bir gezintiye çıkın ve eğer bekarsanız hayatınızın aşkıyla tanışırsanız, belki?
İLK 1: Tokyo
Bildiğiniz gibi Tokyo’ya çok aşığım! Sanırım bir noktada orada yaşayacağım, ama bunu yönetmeden önce şehri tanıtmaya devam edeceğim. Tokyo, tıpkı İstanbul gibi kocaman bir şehir. Yani, bir grup insanla seyahat ederken bunaltıcı olabilir. Ancak yalnız olduğunuzda bir restoranda masa bulabilir, metroya zahmetsizce binebilirsiniz. Ayrıca, Tokyo’da görebileceğini en iyi gece hayatına tanık olacaksınız, beni dinleyin derim… 🙂